Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi Çankaya Köşkünde toplandı Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi Çankaya Köşkünde toplandı için yorumlar kapalı 88173

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Suriye konulu üçlü zirve kapsamında bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahipliğinde Çankaya Köşkünde düzenlenen Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi öncesinde, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin katılımıyla üç ülkenin bayrakları önünde aile fotoğrafı çekildi.

Zirve’nin basına açık bölümünde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in Ankara’da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, toplantının hayırlara vesile olmasını temenni etti.

“İHTİLAFA KALICI BİR SİYASİ ÇÖZÜM BULUNMASINDA TAM BİR MUTABAKAT İÇİNDEYİZ”

2017 yılının Kasım ayında başlatılan Astana formatındaki üçlü zirve sürecinin bugüne kadar önemli başarılara imza attığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve toplantıları vesilesiyle son iki senede Suriye’de barış, güvenlik ve istikrarın yeniden tesisi amacıyla üç ülke olarak iş birliğinin derinleştirildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğünün muhafazası, sahada sükûnetin korunması, ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunması noktasında tam bir mutabakat içindeyiz” dedi.

Astana Platformu’nun Suriye’deki yangının söndürülmesi için etkili çözümler üretebilen ve bunların hayata geçirilmesi amacıyla somut adımlar atabilen yegâne girişim olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Suriye’de barışın sağlanması için daha fazla sorumluluk üstlenmemiz, elimizi taşın altına daha fazla koymamız gereken bir dönemdeyiz. Siyasi çözüm umutlarının diri tutulması bizlerin gayretlerine bağlıdır. Ankara Zirvesi’nin Astana Sürecine yeni bir soluk kazandıracağına inanıyorum. Bugünkü toplantımızda İdlib başta olmak üzere sahadaki durumu, Fırat’ın doğusunda yaşanan gelişmeleri, siyasi süreçte gelinen aşamayı ve Suriyeli mülteciler meselesini ele alacağız.”

“ÜLKEMİZ EN SIKINTILI DÖNEMLERİNDE SURİYE HALKININ YANINDA OLMUŞTUR”

Bu konularda genel bir durum muhasebesi yapmalarının, stratejilerini ve atacakları adımları belirlemelerinde faydalı olacağı kanaatinde olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz en sıkıntılı, en meşakkatli dönemlerinde Suriye halkının yanında olmuştur. Zulümden, terörden ve katliamdan kaçan 3,6 milyonu aşkın Suriyeliyi hâlen topraklarımızda barındırıyoruz” diye konuştu.

Eğitimden sağlığa kadar Suriyeli sığınmacıların insani şartlarda hayatlarını sürdürmeleri için hiçbir fedakârlıktan kaçınmadıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı harekâtlarıyla hem Suriye’nin toprak bütünlüğünü hem de ülkemizin güvenliğini tehdit eden terör şebekelerine ağır darbeler indirdik. Cerablus, El Bab, Afrin gibi güvenli hâle getirdiğimiz yerlere geri dönen Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 360 bini buldu. İdlib’de attığımız müşterek adımlarla 4 milyon sivilin hayatını altüst edecek büyük bir trajedinin önüne geçtik. Fırat’ın doğusundaki terör bataklığını da kurutarak inşallah bu yöndeki çabalarımızı birlikte yeni bir merhaleye taşıyacağız. Zira dün Çobanbey’deki hastaneyi hedef alan terör saldırısı bölücü örgütün vahşi yüzünü bir kez daha göstermiştir.”

İRAN CUMHURBAŞKANI RUHANİ: “SURİYE KRİZİ SADECE SİYASİ YOLLA ÇÖZÜLEBİLİR”

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de Suriye konusunda ortak ilkelerin “Suriye’nin toprak bütünlüğüne, bölünmezliğine, egemenlik ve bağımsızlık hakkına saygı gösterilmesi ile dış güçlerin bu ülkenin iç işlerine müdahalesinin sona ermesi” olduğuna vurgu yaparak, bu hususlara ciddi şekilde riayet edilmesi gerektiğini söyledi.

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, “İran İslam Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi bugün de Suriye krizinin sadece siyasi yolla çözülebileceğine, bunun da salt yapıcı iş birliği ve Suriye’deki tüm halk kesimlerinin katılımıyla gerçekleşeceğine inanmaktadır” ifadelerini kullandı.

ABD’nin, Suriye topraklarında gayri meşru olarak askeri güç bulundurmasının, Birleşmiş Milletler üyesi ve bağımsız bir ülke olan Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve millî egemenliğini tehlikeye attığını kaydeden İran Cumhurbaşkanı Ruhani, “Şunun altını çizmek isterim ki, ABD güçlerinin bir an önce bölgeyi terk etmesi ve Suriye hükûmetinin bu ülkenin diğer bölgelerinde olduğu gibi Fırat’ın doğusu ve kuzeyinde de egemenliğini sağlaması zaruridir” değerlendirmesinde bulundu.

RUSYA DEVLET BAŞKANI PUTİN: “ASTANA SÜRECİ, ÇÖZÜME EN ETKİN KATKI SAĞLAYAN MEKANİZMADIR”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Türkiye, Rusya ve İran’ın garantör ülkeler olduğu Astana sürecinin önemine vurgu yaptı. Rusya Devlet Başkanı Putin, “Rusya, Türkiye ve İran’ın garantör olduğu Astana Süreci, Suriye’nin çözüm sürecine en etkin katkı sağlayan mekanizmadır” diye konuştu.

Soçi’de 2018’de Suriye Ulusal Diyalog Kongresi yapıldığını anımsatan Rusya Devlet Başkanı Putin, “Bu kongre sonucunda anayasa komitesinin oluşturulması kararı alındı. Söz konusu komite artık Cenevre’de hızlı şekilde çalışmalarına başlamalı. Komite listesi onaylanmıştır” ifadesini kullandı.

Rusya Devlet Başkanı Putin, “Suriye’nin kuzeydoğusunda durum endişe vericidir. Oradaki güvenlik sorunları Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması temelinde çözülmelidir. Suriye’yi nüfuz alanlarına bölmek kabul edilemez” şeklinde konuştu.

Önceki HaberSonraki Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sakarya Zaferi’nin kazanıldığı 1921 yılı, Anadolu’daki bin yıllık varlığımızın da dönüm noktalarından biridir” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sakarya Zaferi’nin kazanıldığı 1921 yılı, Anadolu’daki bin yıllık varlığımızın da dönüm noktalarından biridir” için yorumlar kapalı 87930

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Zaferi’nin 100. yılı kutlama programında yaptığı konuşmada, “Sakarya Zaferinin kazanıldığı 1921 yılı, herhangi bir savaşın değil, Anadolu’daki bin yıllık varlığımızın da dönüm noktalarından biridir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polatlı Duatepe’de düzenlenen Sakarya Zaferi’nin 100’üncü yılı kutlama programına katılarak, bir konuşma gerçekleştirdi.

Sakarya Zaferi’nin kazanıldığı 1921 yılının, herhangi bir savaşın değil, Anadolu’daki bin yıllık Türk varlığının da dönüm noktalarından biri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Mücadele’nin en kritik safhasında kazanılan bu zaferle, başkenti tehdit eden düşman saldırısının önüne geçildiğini kaydetti.

Temmuz ayında Sakarya’nın doğusuna çekilmek zorunda kalan ordunun, milletin var gücüyle donatılması ve başına da Meclis’in Başkomutan olarak görevlendirdiği Gazi Mustafa Kemal’in geçmesi sayesinde bir ay içerisinde toparlanıp düşmanı yeniden Sakarya’nın batısına attığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Mücadele’nin en kritik sayfasında kazanılan bu zaferle başkenti tehdit eden düşman saldırısının önüne geçildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, top seslerinin Ulus’tan duyulmaya başlandığı bir süreçte kahraman ordunun adeta düşmana “dur” diyerek istiklal ile sonuçlanacak Büyük Taarruz’un müjdesini bu bölgede verdiğini kaydetti.

Çal Dağı’nda, Beştepe’de, Karlıtepe’de, Duatepe’de, Mangal Dağı’nda “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak” diye başlayan İstiklal Marşı’na ilham veren kahramanların Polatlı-Haymana hattında verdikleri büyük mücadeleyle isimlerini tarihe cesaretleri ve kanlarıyla kazıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “‘Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır’ anlayışıyla yürütülen bu savaşta vatanın her karışını kanlarının son damlasına kadar koruma kararıyla cephede yerini alan askerlerimiz zafer kesinleşene kadar aynı azimle mücadele etmiştir. Sakarya Meydan Muharebesi 1 yıl sonra 30 Ağustos Zaferi ile taçlanmış, 9 Eylül’de düşmanın İzmir’den denize dökülmesiyle de nihai amacına ulaşmıştır. Düşman Sakarya’dan geriye doğru çekilirken önüne çıkan her yeri ve her şeyi yakıp yıkarak, yüz kızartıcı nice katliama imza atarak gerçek yüzünü de göstermiştir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alagözler Sakarya Savaşı’nı bizzat yöneten İstiklal Harbi’nin Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere Millî Mücadele’nin zaferle sonuçlanmasında emeği geçen tüm komutanları, şehitleri, gazileri rahmetle, minnetle yâd etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütün şehitlerin ruhuna Fatiha okudu.

“SAKARYA ZAFERİ TARİHİMİZİN ÖNEMLİ YAPRAKLARINDAN BİRİDİR”

Sakarya Zaferi’nin tıpkı Malazgirt gibi, tıpkı Bursa’nın, Edirne’nin, İstanbul’un fethi gibi, bir tarafta Viyana kapılarını diğer tarafta Kızıldeniz’i kucaklayan şanlı tarihin önemli yapraklarından biri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Gazi Mustafa Kemal’in ‘Sakarya Melhame-i Kübra’sı, yani bir çeşit ‘kıyamet savaşı’ diye isimlendirdiği bu büyük zaferi Nazım Hikmet şöyle tasvir ediyor; ‘Sonra 23 Ağustos Sakarya Melhame-i Kübrası ki devamı 13 Eylül gününe kadardır. Bizim kırk bin piyademiz, dört bin beş yüz atlımız, düşmanın seksen sekiz bin piyadesi, üç yüz topu vardı. Harp meydanının kuzey yanı Sakarya ve dağlardır. Keskin ve dik yamaçlarıyla ve kireçli toprakları ve kayalarında tek başlarına, birbirinden uzak haşin ve münzevi çam ağaçlarıyla Abdülselam Dağı. Gökler Dağı, dağlar ve Sakarya’dan bu havalide yalnız çatal tırnaklı karacalar su içmektedir. Ankara suyunun döküldüğü yerden Eskişehir kuzeybatısına kadar Sakarya mecrası uçurumlar içinden geçmektedir. Güneyde ve güneydoğuda yapraksız ve hazin, geniş ve uzun ve insana bıraktığı hiçbir şeye acımadan ölmek arzusu veren Cihanbeyli Ovası: Çöl… Bu çölün, bu dağların ve bu nehrin ve bizim önümüzde 22 gün ve gece, fasılasız dövüşüp, düşman ordusu ric’ata mecbur kaldı’.”

Necip Fazıl Kısakürek’in de Sakarya Zaferi’nin nasıl bir ruhla kazanıldığını, millet ve vatan için nasıl bir mana taşıdığını Sakarya Türküsü ile anlattığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Türküsü’nden beyitler okudu.

“Millî Mücadele’nin adeta son kalesi olan Polatlı-Haymana hattında kazanılan bu zafer hikâyesi nesilden nesile aktarılarak İstiklal Harbi’mizi hangi şartlarda ve ne büyük fedakarlıklarla kazandığımızı unutturmamalıyız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Sakarya Savaşı’nın yaşandığı Polatlı ve Haymana’da hâlihazırda yedi anıt şehitliğimiz bulunuyor. Ayrıca bu zaferin kazanıldığı bölgeyi tarihî millî park ilan ederek kapsamlı bir ihya çalışması başlattık. Yaptığımız restorasyon çalışmalarıyla çarpışmaların yaşandığı bölgeleri, alt ve üst yapı tesisleri, ziyaretçi merkezleri, müzelerle donatarak tarih hafızamıza kazandırdık. Bu kapsamda yapılan Sakarya Meydan Muharebesi ve Türk Tarihi Tanıtım Merkezi ile Haymana Ziyaret Merkezi ve Şehit Binbaşı Hüseyin Avni Alparslan Şehitliği’nin açılışını canlı bağlantıyla gerçekleştireceğiz. Tüm bu eserleri, gelecek nesillere, verdiğimiz mücadelenin ve kazandığımız zaferlerin en doğru şekilde anlatılması bakımından önemli görevler ifa edeceğine inanıyorum.”

“TÜRK MİLLETİ, DİŞİYLE, TIRNAĞIYLA VERDİĞİ MİLLÎ MÜCADELESİNİ, KURDUĞU CUMHURİYETLE YENİ BİR BAŞLANGIÇ HÂLİNE GETİRMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Zaferi’nin akabinde, Ankara’da faaliyet gösteren Büyük Millet Meclisi ve hükûmetin, uluslararası alanda milletin asıl temsilcisi olarak kabul edilmeye başlandığını, bu durumun, sahada verilen mücadelenin diplomasi alanına da taşınmasını sağladığını söyledi.

İzmir’in kurtuluşunun ardından, vatan topraklarının kalan kısımlarında da kontrolü sağlayan Ankara hükûmetinin Osmanlı’yı siyasi ve ekonomik olarak boğan zihniyetle mücadeleye giriştiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir tarafından Sevr dayatması, diğer tarafında Misak-ı Millî iradesi olan bu çetin mücadelenin Lozan Antlaşması’yla sonuçlandığını ifade etti. Anadolu’dan tamamen sökülüp atılmak istenen Türk Milleti’nin dişiyle, tırnağıyla, tüm gövdesi ve ruhuyla verdiği Millî Mücadele’sini kurduğu Cumhuriyetle yeni bir başlangıç hâline getirdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bin yıllık vatanımız Anadolu’daki üçüncü büyük devletimiz Türkiye Cumhuriyeti, yaşadığımız onca badirelere, uğradığımız onca saldırılara rağmen 100. yılının eşiğine kadar gelmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki büyük kalkınma heyecanı daha sonra yerini taklitçi ve teslimiyetçi bir zihniyete bırakmıştır. Çok partili siyasi hayata geçişle birlikte vesayetin sinsi oyunlarına ve darbelerin yol açtığı hasarlara rağmen, milletimiz demokrasi ve kalkınma istikametinde ısrarcı bir tutum ortaya koymuştur. Geçtiğimiz dönemde ülkemizin nispi bir istikrar ve güven ikliminde ne büyük başarılara imza atabileceğini hep birlikte ispat ettik. Millî iradenin gücünün önünde ne vesayetin ne sosyal mühendislik hesaplarının ne terör örgütlerinin ne darbelerin duramayacağı gerçeğini cümle âleme gösterdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023’e endekslenen hedeflerin, aslında tıpkı Millî Mücadele’nin kendisi gibi küresel senaryolara karşı bir başkaldırı olduğunu söyledi. Türkiye’nin kendi verdikleri rollerin dışına çıkmasını istemeyenlere, alın teri ve kanla, istiklaline ve istikbaline sahip çıkan bir ülke olduğu gerçeğini kabul ettirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazıları hâlâ 2023 hedeflerimizi sıradan bir orta, uzun vadeli kalkınma programı sanmaya devam ediyor. Hâlbuki biz bu iradeyi ortaya koyarak Cumhuriyet tarihinin en iddialı ve cesur makas değişikliğini gerçekleştirdik. Demokrasi ve kalkınma standartlarımızı dünyanın en ileri ülkeleri seviyesine çıkartarak, asırlardır kuşatma altında tutulan medeniyet, tarih ve kültür ufkumuzu tekrar açmayı başardık” diye konuştu.

“EVLATLARIMIZA 2053 VİZYONUNU İNŞA EDECEKLERİ BİR MİRAS BIRAKMANIN GAYRETİ İÇERİSİNDEYİZ”

Bir yandan eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden spora her alanda asırlık ihmallerin telafisini gerçekleştirdiklerini, diğer yandan hak, hukuk, adalet, özgürlük alanlarında milletin uzunca bir süredir yaşadığı mağduriyetleri giderecek adımları attıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Böylece ülkemizi dünyanın yaşadığı büyük dönüşümleri, vaktini ve enerjisini kendi iç mücadeleleriyle heba eden bir konumdan, her alanda potansiyelini en üst seviyede kullanabilen bir yere geldik. Evlatlarımıza işte bu güçlü altyapının üzerinde 2053 vizyonunu inşa edecekleri bir miras bırakmanın gayreti içerisindeyiz. Elbette bu noktaya öyle kolay gelmedik. Son iki asırda yaşadığımız ne badire varsa hepsinin de benzerleri önümüze çıkartıldı. Dikkatimizi hedeflerimizden uzaklaştırmak için dört bir tarafımızdan çekiştirildik, taciz edildik. Hamdolsun tüm bu engelleri Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle aşarak, bugün bulunduğumuz yere ulaştık. Küresel siyasi ve ekonomik sistemin yeniden yapılanma sancıları yaşadığı bir dönemde, Türkiye olarak sahip olduğumuz imkânlardan aldığımız güçle, yönümüzü hep geleceğe dönüp, istikametimizi belirleyerek oraya doğru yürüyoruz. Terör tehditlerinden bölgesel krizlere, küresel ısınma ve çevre felaketleri gibi yeni önceliklere kadar her alanda kendimize olumlu yönde ayrıştırarak hedeflerimize doğru yürümeyi sürdürüyoruz. Bir süredir ardı ardına yüzüncü yıllarının kutlamalarını yaptığımız Millî Mücadele’mizin sembol adımlarının her birini geçmişin muhasebesinin yapılması ve geleceğin istikametinin belirlenmesi bakımından önemli vesileler olarak görüyoruz. Hiç şüphesiz bu adımların zirvesini hiç endişe etmeden 29 Ekim 2023’te vasıl olacağımız Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı oluşturuyor. Rabbimden, milletimize daha nice yüz yıllarını kutlayacağı büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası mücadelesini başarıyla neticelendirmeyi nasip eylemesini diliyorum.”

“KENDİMİZE DAHA ÇOK GÜVENİYOR, GELECEĞİMİZE DAHA UMUTLA BAKIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün dünyada tarih, köken, inanç ve kültür bakımından bütünlüğü olmayan, devlet geçmişi birkaç asrı bulmayan, heybesinde sömürgecilikten katliamlara kadar nice ayıbı gizleyen pek çok ülke olduğunu dile getirdi. Sahip oldukları güvenlik ve refah iklimiyle, tüm bu eksikliklerini kapatmaya çalışanların, gerçekten çetin sınamalarla karşı karşıya kaldıklarında nasıl lime lime döküldüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İnanın dökülüyorlar, ayakta duracakları mecalleri yok. Türkiye’nin yaşadığı saldırıların, maruz kaldığı gizli açık ayak oyunlarının, içinden geçtiği imtihanların sadece birini bile kaldıramayacak ülkeler var. Salgından tabii afetlere kadar son dönemde yaşanan her olağanüstü durum bu tabloyu daha da belirgin hâle getiriyor. Hamdolsun biz milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine sahip çıkması, arkamızdaki binlerce yıllık devlet geleneğinin gücü, yüz milyonlarca mazlum ve mağdurun duası sayesinde dimdik ayaktayız. Bilhassa son dönemde yaşadıklarımızın ardından artık kendimize daha çok güveniyor, geleceğimize daha umutla bakıyoruz. 2023’e yaklaştıkça bu güven ve umut zeminini bozmaya yönelik tacizlerin artması doğru istikamette gittiğimizin işaretidir. Cumhur İttifakı olarak geleceğimize daha özgüvenle yürüyoruz. Daha özgüvenle de inşallah bunu başaracağımıza inanıyoruz. Milletimiz, Millî Mücadele günlerinden bu yana sahip olduğu o derin irfan hasletiyle tercihini hep ülkesi ve kendisi için doğru olandan yana kullanmıştır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendileri için esas olanın millet iradesi olduğunu belirterek “Cumhuriyet’imizin 100. yılında Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkarmayı hedefleyen mücadelemizin başarıya ulaşması için son nefesimize kadar çalışacağız. Onun için tek millet, tek vatan, tek devlet ve tek bayrak. Malazgirt’ten bu yana kazandığımız hiçbir zafer gibi bunun da kolay olmayacağını biliyoruz. Dışarıdan ve içeriden pek çok engeli aşarak bugünlere nasıl geldiysek inşallah menzile de o şekilde ulaşacağız. Bunun için de bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız ve hep birlikte Türkiye olacağız” dedi.

Sakarya Meydan Muharebesi’nde canlarını ortaya koyan gazilere, bu uğurda bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen şehitlere, hatıraları asla unutulmayacak kahramanlara Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkomutan Gazi Mustafa Kemal’i ve bu zaferin kazanılmasında emeği geçen herkesi şükranla anarak büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası mücadelesine ilham veren ecdadın tüm sembol isimlerinin her birini minnetle yâd etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Duatepe Anıtı’na gelişinde elinde Türk bayrağı olan gençler tarafından karşılandı. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Mangal Dağı’nda bir siperde bulunan, üzerinde mermi izi yer alan, Osmanlıca “padişahın askerleri” anlamına gelen “asakir-i şahane” yazan kemer tokasını hediye etti.

 

Tekne Firmaları | İstanbul Türkiye Tekne Firmaları | İstanbul Türkiye için yorumlar kapalı 3388

TEKNE FİRMALARI BURADA
KEŞFEDİN https://www.setmarine.com.tr

2 EL  . YAT,TEKNE,MEGA YAT ,YELKENLİ FİRMALARI | TÜRKİYE

Absolute, Admiral, Aicon, Airon, Albin, Alen, Alfamarine, Alfastreet Marine, Alm, Altena, Antago, Antaris, Apreamare, Aquanaut Aquastar, Arcadia Yachts, Arno, Arno Leopard, Atlantic, Atlantis, Austin Parker, Axopar, Azimut, Baglietto, Baia, Bandido, Bayliner, Belize, Beneteau, Benetti, Benetti Sail Division, Bering, Bertram, Birchwood, Blu Martin, Bluegame, Bluewater, Bluewater Yachts, Broom,

Broward, Bruno Abbate, Bugari, Burger, CHB, CL Yachts, CRN, Californian, Canados, Cantieri Estensi, Cantieri di Pisa, Cantieri di Sarnico, Carnevali, Carver, Cayman, Cerri Cantieri Navali, Cheoy Lee, Chris-Craft, Christensen, Cigarette, Codecasa, Colvic, Conam, Concept, Cranchi, Crescent, Crownline, Cruisers, Cruisers Yachts, Custom Line, Dalla Pieta, De Vries Lentsch, DeFever, Dellapasqua, Delta Powerboats,
Doggersbank, Dominator, Doqueve, Dreamline, Dyna, Elegance, Enterprise Marine, Evo Yachts, Explorer,

Fairline, Falcon, Feadship, Ferretti Yachts, Fiart, Filippetti, Fjord, Fleming, Fountain, Four Winns, Frauscher, Gagliotta, Galeon, Gianetti, Gobbi, Grand Banks, Greenline, Gulf Craft, Gulfstar, Guy Couach, Hampton, Hargrave, Hatteras, Heesen, Heysea, Hinckley, Horizon, Huckins, Hunt Yachts, ISA, Ilver, Innovazione e Progetti, Interboat, Intermarine, Invictus, Italcraft, Italian Vessels, Itama, Jaguar,

Jefferson, Jetten, Johnson, Kha Shing, La Mare, Larson, Lazzara Yachts, Linssen, Luhrs, Lurssen, MJM Yachts, Magnum, Mainship, Maiora, Majesty, Mangusta, Marex, Marine Trader, Marinette, Maritimo, Marlow, Marquis, Matthews, Maxum, Mengi Yay, Menorquin, Meridian, Mochi Craft, Mondomarine,
Monk, Monte Carlo, Monte Carlo Yachts, Monte Fino, Monterey, Moonen Mulder, Naval Yachts,

Navigator, Neptunus, Nimbus, Nomad, Northwest, Numarine, Ocean Alexander, Ocean King, Ocean Yachts, Oceanfast, Offshore Yachts, Okean, Otam, Outback Yachts Outer Reef Trident, Outer Reef Yachts, Pacemaker, Pachoud Yachts, Pacific, Pacific Mariner, Palmer Johnson, Pama, Paragon, Pearson, Pedro, PerMare, Pershing, Pilot, Posillipo, President, Prestige, Quicksilver, RMK Marine, Raffaelli, Rhea,

Rinker, Rio Yachts, Riva, Riviera, Rizzardi, Rodman, Roughwater, Ruby, Sabre,AB, Absolute, Admiral, Aicon, Airon, Albin, Alen, Alfamarine, Alfastreet Marine, Alm, Altena, Antago, Antaris, Apreamare, Aquanaut Aquastar, Arcadia Yachts, Arno, Arno Leopard, Atlantic, Atlantis, Austin Parker, Axopar,
Azimut, Baglietto, Baia, Bandido, Bayliner, Belize, Beneteau, Benetti, Benetti Sail Division, Bering, Bertram, Birchwood, Blu Martin, Bluegame, Bluewater, Bluewater Yachts, Broom, Broward, Bruno

Abbate, Bugari, Burger, CHB, CL Yachts, CRN, Californian, Canados, Cantieri Estensi, Cantieri di Pisa, Cantieri di Sarnico, Carnevali, Carver, Cayman, Cerri Cantieri Navali, Cheoy Lee, Chris-Craft, Christensen, Cigarette, Codecasa, Colvic, Conam, Concept, Cranchi, Crescent, Crownline, Cruisers,

Cruisers Yachts, Custom Line, Dalla Pieta, De Vries Lentsch, DeFever, Dellapasqua, Delta Powerboats, Doggersbank, Dominator, Doqueve, Dreamline, Dyna, Elegance, Enterprise Marine, Evo Yachts, Explorer, Fairline, Falcon, Feadship, Ferretti Yachts, Fiart, Filippetti, Fjord, Fleming, Fountain, Four Winns,

Frauscher, Gagliotta, Galeon, Gianetti, Gobbi, Grand Banks, Greenline, Gulf Craft, Gulfstar, Guy Couach, Hampton, Hargrave, Hatteras, Heesen, Heysea, Hinckley, Horizon, Huckins, Hunt Yachts, ISA, Ilver, Innovazione e Progetti, Interboat, Intermarine, Invictus, Italcraft, Italian Vessels, Itama, Jaguar, J

efferson, Jetten, Johnson, Kha Shing, La Mare, Larson, Lazzara Yachts, Linssen, Luhrs, Lurssen, MJM Yachts, Magnum, Mainship, Maiora, Majesty, Mangusta, Marex, Marine Trader, Marinette, Maritimo, Marlow, Marquis, Matthews, Maxum, Mengi Yay, Menorquin, Meridian, Mochi Craft, Mondomarine,

Monk, Monte Carlo, Monte Carlo Yachts, Monte Fino, Monterey, Moonen Mulder, Naval Yachts, Navigator, Neptunus, Nimbus, Nomad, Northwest, Numarine, Ocean Alexander, Ocean King, Ocean Yachts,
Oceanfast, Offshore Yachts, Okean, Otam, Outback Yachts Outer Reef Trident, Outer Reef Yachts, Pacemaker, Pachoud Yachts, Pacific, Pacific Mariner, Palmer Johnson, Pama, Paragon, Pearson, Pedro,

PerMare, Pershing, Pilot, Posillipo, President, Prestige, Quicksilver, RMK Marine, Raffaelli, Rhea, Rinker, Rio Yachts, Riva, Riviera, Rizzardi, Rodman, Roughwater, Ruby, Sabre, Salpa, Sanlorenzo, Sarnico, Sasga Yachts, Sea Ray, Sealine, Silverton, Sirena, Solare, Stealth, Steeler, Storebro, Sundeck Yachts, Sunreef,

Sunseeker, Super Van Craft, Tecnomar, Terranova Yachts, Tiara Yachts, Tollycraft, Trinity Yachts, Trojan, Trumpy, Tuna, Uniesse, Uniflite, VZ, Valk, Van der Heijden, Van der Valk, VanDutch, Viking, Vitters, West Bay, Westport, Windy, Hide, Salpa, Sanlorenzo, Sarnico, Sasga Yachts, Sea Ray, Sealine, Silverton, Sirena,

Solare, Stealth, Steeler, Storebro, Sundeck Yachts, Sunreef, Sunseeker, Super Van Craft, Tecnomar, Terranova Yachts, Tiara Yachts, Tollycraft, Trinity Yachts, Trojan, Trumpy, Tuna, Uniesse, Uniflite, VZ, Valk, Van der Heijden, Van der Valk, VanDutch, Viking, Vitters, West Bay, Westport, Windy, Hide,

TÜRKİYE , Amerika Birleşik Devletleri ,Almanya, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İrlanda, İspanya, İsveç, İtalya, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, Slovenya