Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez 3. Temiz Kömür Teknolojileri Zirvesi ve Fuarı’na video konferans yoluyla bağlanarak, kömür alanındaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yıl sonuna kadar eski nesil santrallerin bacalama ve filtreme sistemlerinin değiştirileceğini ifade eden Dönmez, ileri teknolojiyle, doğal dengeyi bozmadan ve minimum emisyon değerleriyle yeni nesil santraller inşa edileceğini kaydetti.
Dönmez, Türkiye’nin emisyon değerinin oldukça düşük olduğunu ve yerli kömürden vazgeçilmeyeceğine işaret ederek, “Ultra-süper kritik santraller, entegre gazlaştırma kombine çevrim santralleri, karbon tutma ve depolama teknolojileri gibi kömürün gelecekte daha verimli ve çevre dostu kullanılmasını sağlayacak teknolojileri yakından izliyoruz. Dünyada bu yöndeki gelişmelerin ülkemize uyarlanması ve sonrasında bu teknolojilerin yerli imkanlarla üretilebilmesi için gerekli her türlü desteği sağlayacağız.” diye konuştu.
Türkiye’nin ithal girdi oranının hala yüksek olduğunu dile getiren Dönmez, şunları kaydetti:
“Yerli ve yenilebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz yüzde 55-60 arası bir banda oturmaya başladı. Mart sonu itibarıyla yerli kömürden elektrik üretim rakamımız yüzde 16,2 seviyesinde ancak yerli kömürde sahip olduğumuz potansiyeli göz önüne aldığımızda bu oranı daha da yukarılara çekmemiz gerektiği aşikar. Önümüzdeki dönemde 5 bin megavat kömür kapasitesi ile kömürün enerji portföyümüzdeki payını yukarı taşıyacağız. Cari açığımızın kapanmasında yerli kömürün katkısı çok büyük Bin megavat kapasiteye sahip bir yerli kömür santrali kurulduğunda, bu santralin üreteceği elektrikle yıllık yaklaşık 1,24 milyar metreküp doğal gaz ithalatının önüne geçmiş olacağız. Maddi olarak cari açığımızın kapanmasına yıllık yaklaşık 300 milyon dolarlık bir katkı sağlayacak. Özellikle petrol ve doğal gaz fiyatlarında gerek jeopolitik riskler gerekse ekonomik dalgalanmalardan kaynaklı artışlar ekonomimizi olumsuz yönde etkiliyor. Bu nedenle yerli enerji fiyatlarının petrol ve doğal gaz fiyatlarıyla bağını koparmamız ya da etkisini en aza indirmemiz için yerli kömür, portföyümüzde önemli bir yere sahip.”
Dönmez, Afyon, Kahramanmaraş, Eskişehir, Konya, Tekirdağ’da yeni rezervler keşfedildiğini ve geçen yıl 101,5 milyon ton kömür üretimiyle Cumhuriyet tarihinin rekorunun kırıldığını söyledi.
Türkiye’nin rezerv artırma çalışmaları devam ederken maden sahalarındaki denetimlerin de sıklaştırıldığını belirten Dönmez, “Madenlerimizi risk derecelerine göre üç gruba ayırdık ve denetim sıklığımızı artırdık. Denetimler sonucu iki bin 500 maden sahasının faaliyetleri geçici olarak durduruldu. Denetim sayımızı bu yıl 9 bine çıkarmayı hedefliyoruz.” dedi.
“Kömür rezervi 20 milyar tonu aştı”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Mithat Cansız da programda yaptığı konuşmada, son çalışmalarla Türkiye’nin kömür rezervinin 20 milyar tonun üzerine çıktığını kaydetti.
Türkiye Taş Kömürü ve ve Türkiye Kömür İşletmeleri bünyesindeki 8 kömür sahasının yerli kaynakları en hızlı şekilde ekonomiye kazandırmak amacıyla ihale yoluyla özel sektöre devredildiğini anımsatan Cansız, “Bu devirlerle, yıllık yaklaşık 7,5 milyar lira değerinde ithal kömür ikame edilmiş olacak. Dolayısıyla cari açığın azaltılmasına bu nispette katkı sağlanacak ve 16 bin kişiye doğrudan istihdam imkanı sağlanmış olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Cansız ayrıca, Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan Uluslararası Maden Arama ve İşletme Şirketi aracılığıyla ilk kez bu yıl yurt dışı madencilik faaliyetlerine başlandığını sözlerine ekledi.
Enerji petrol Medya Ceo -Mehmet Ali Setencioğlu Ankara