İnsanımızı Sadece Kuru Bilgiyle Değil; Vicdanlı, Ahlaklı ve Ülkesini Seven Bir Şekilde Eğitmeliyiz İnsanımızı Sadece Kuru Bilgiyle Değil; Vicdanlı, Ahlaklı ve Ülkesini Seven Bir Şekilde Eğitmeliyiz için yorumlar kapalı 8195

2017-2018 Akademik Yılı açılışı nedeniyle Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğitim-öğretim nesillerin mimarlarıdır. Eğitim-öğretim kurumları da nesillerin tasarlandığı ve inşa edildiği yerlerdir. Böylesine önemli bir konuda en küçük bir ihmale, aksaklığa ve yanlışlığa tahammülümüz olamaz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen 2017-2018 Akademik Yılı’nın açılış töreninde bir konuşma yaptı. Konuşmasına, yeni akademik yılda başarılı bir eğitim-öğretim döneminin geçirilmesi temennisiyle başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk kez geçen yıl yapılan bu etkinliğin her yıl tekrarlanarak devam edeceğine inandığını belirtti.

“ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTELERİNE ÇOK BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR”

Yükseköğretim sistemimizde kaliteyi yükseltmenin yollarından birinin misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi kapsamında araştırma üniversitelerinin belirlenmesiyle ilgili çalışmanın tamamlandığını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, araştırma üniversitesi olarak tespit edilen 10 üniversiteyi; alfabetik sıraya göre Ankara Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi olarak açıkladı. Çukurova Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitelerinin de bu alanda yedek üniversite olarak belirlendiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, araştırma üniversitelerine, yükseköğretim alanındaki hedeflere ulaşma konusunda çok büyük görevler düştüğünü vurguladı.

Yükseköğrenim alanında Kalite Kurulu’nun da oluşturulduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kurul sayesinde, ülkemizdeki yükseköğretim çalışmalarını, idari ve mali açıdan bağımsız bir kalite güvence sistemine kavuşturduklarını dile getirdi.

“ÜNİVERSİTE-ÖZEL SEKTÖR İŞ BİRLİĞİNDE ÖNEMLİ ADIMLAR ATILIYOR”

YÖK’ün, üniversitelerimizi dünyada rekabet edebilir düzeye taşıyacak yenilikler konusundaki çalışmalarını da yakından takip ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yükseköğretim programları ve kontenjanları ile Meslek Yüksekokullarının planlamasının artık YÖK’ün koordinasyonunda belirlenecek olmasının, bu hususlarda yaşanan sıkıntıların önüne geçeceğine inanıyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Her dönemde sözü edilmesine rağmen, bir türlü arzu ettiğimiz seviyeye ulaşmayan üniversite-özel sektör iş birliği için de önemli adımlar atılıyor. Fen ve mühendislik alanlarındaki iş yeri eğitimlerinin teşviki için Meslek Yüksekokullarının Organize Sanayi Bölgelerinde de kurulabilmesinin önü açıldı. Aslında bunlar 15-20 yıl önce bizim gündeme taşıdığımız konulardı fakat maalesef bu kadar gecikmeyle açıldı.”

“EĞİTİM GİBİ ÖNEMLİ BİR KONUDA YANLIŞA TAHAMMÜLÜMÜZ OLAMAZ”

Konuşmasının devamında üniversitelerimizin diğer sorunlarının çözümü için de gereken adımları atmaya hazır olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan bunun karşılığında üniversitelerimizden sadece bilim üretmeye hız vermeleri ve ülkemizin kalkınmasına daha fazla katkı sağlamalarını talep ettiklerini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi burada, YÖK’e iki yeni hedef daha işaret etmek istiyorum. Bunlardan ilki, öğretmen yetiştiren programların geliştirilmesidir. Çünkü eğitim meselesi, şu anda ülkemizin en ciddi sıkıntısıdır. Öğretmen kalitesi meselenin önemli boyutlarından biridir. Bunun yanında, müfredattan ders kitaplarına, ilk, orta, lise ve yükseköğretime geçişteki sistemlere kadar, eğitimde çözmemiz gereken pek çok sorunumuz bulunuyor” dedi.

15 yılda Türkiye’de her alanda büyük reformlara imza attıklarını fakat bir özeleştiri olarak eğitim ve kültür alanlarında arzu edilen gelişmeyi sağlayamadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim, nesillerin mimarlığıdır; eğitim kurumları da nesillerin tasarlandığı ve inşa edildiği yerlerdir. Böylesine önemli bir konuda en küçük bir ihmale, aksaklığa ve yanlışa tahammülümüz olamaz. Mesela son günlerde şahsıma, ders kitaplarının içerikleri konusunda giderek daha fazla şikâyet gelmeye başladı. Tabii ben bu şikâyetleri ilgili arkadaşlarımla, başta hükûmetimizin yetkilileri olmak üzere zaman zaman YÖK Başkanımla bunları paylaşıyorum. Demek ki burada bir sıkıntı var. Millî Eğitim Bakanımızla bu meseleyi konuştuk, gerekli tespitler derhal yapılacak ve tedbirler alınacak dediler.”

“ÖĞRETMEN KALİTESİNİ YÜKSELTMELİYİZ”

Sınav sistemlerini defalarca değiştirdikleri hâlde, hâlâ öğretmen, öğrenci ve velileri memnun edecek bir sonuca ulaşamadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne yapıp edip, eğitim meselesini çözmek mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde, 2053 ve 2071 vizyonlarımızın içi boş kalır” uyarısı yaptı.

Üzerinde önemle durulması gereken konularından birinin de öğretmenlerin niteliği meselesi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “YÖK’ün, temel bilimlerde; yani matematik, fizik, kimya ve biyoloji alanlarında ülkemizin en başarılı öğrencilerini bir araya toplayarak, onlara üstün nitelikli eğitim verme projesi, bu doğrultuda atılmış bir adımdır. Ancak, bunun ötesinde, özellikle öğretmen kalitemizin yükseltilmesine yönelik çalışmalara da ihtiyacımız olduğu açıktır. Millî Eğitim Bakanlığı ile iş birliği içinde bu hususun masaya yatırılması ve etkin bir eylem planı ortaya konması şarttır.”

“İDEALİST ÖĞRETMEN, VATAN TOPRAĞININ HER YERİNDE GÖREV YAPMAYA HAZIRDIR”

TEOG’la ilgili olarak görüşlerini geçtiğimiz günlerde kamuoyuyla paylaştığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklarımızı bu tür sınavların eziyetinden kurtarmaya kararlı olduklarını vurgulayarak konuşmasına şöyle devam etti: “Özel nitelikli belli okullar dışında, lise eğitiminde ortalama bir standardı tutturduğumuzda, hiçbir öğrencimizin böyle bir arayışı zaten kalmaz. Bunların çıkış yolları çok ama çok fazla. Öyleyse biz yavrularımızı sınav noktasındaki bu sıkıntılardan arındırmamız ve kendilerini tamamıyla derslerine ve okulundaki çalışmalarına yönlendirmeliyiz. En iyi okul, evladımızın evine en yakın okuldur.”

Artık bina, derslik ve personel konusunda ciddi bir eksiğin kalmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, idealist öğretmen noktasında sıkıntımızın olduğunu ifade ederek konuşmasına şöyle devam etti: “Şimdi kuralar çekiliyor. Güneydoğu, Doğu, buralara gidecek öğretmenlerimiz, bakıyorsunuz hemen bir gider gibi yapıyor, ondan sonra tekrar Ankara, İzmir, İstanbul, Orta Anadolu, buralara doğru gelmenin yollarını arıyor. Ben öğretmen adayı olan tüm evlatlarımıza sesleniyorum, kurada Güneydoğu Anadolu’dan bir il çıktı, Doğu Anadolu’dan bir il çıktı, Doğu Karadeniz’den bir il çıktı, gitmemek diye bir şey yok. 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının her yerinde görev yapmaya hazır olan öğretmen idealist öğretmendir. Bunu bizim yapmamız lazım. Onlara orada bütün o yerli, millî duyguları vermek aslolandır”

YÜKSEKÖĞRETİME GEÇİŞ SİSTEMİ

Yükseköğretime geçiş sınavı konusunda da öğrencilerin işlerini kolaylaştıracak formüller geliştirilmesinde fayda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, YÖK Başkanının bazı müjdeler verdiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “İnşallah bunları daha da kolaylaştırırız ve böylece öğrencilerimiz üniversiteye geçişte de hakikaten bu kolaylıkla birlikte öyle eskiden olduğu gibi sağdan-soldan, dışarıdan, müfredatı bırakıyor, Millî Eğitim müfredatının dışında sorular çıkıyor. Böyle şey olur mu? O FETÖ terör örgütü denilen ahlaksızlar bunu da yaptılar. Bu ülkede kalktılar, kendilerinin dershanelerinin verdiği sorularla üniversite imtihanını da yaptılar. O kitaplarla maalesef çocuklarımız belli istikametlere yönlendirildi. Artık bunlardan kurtulmaya başladık, fakat tamamıyla kurtulmamızın gereğine inanıyorum.”

“Kültür konusundaki kuraklığımızın emarelerini, medyadan akademiye, edebiyattan plastik sanatlara kadar her alanda görüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojiyi, interneti, sosyal medyayı kültürel kuraklığımızın sebepleri olmaktan çıkartarak, kültürel yükselişin altyapısı hâline dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı. Eğitim ve kültür konusunun kendisi için çok önemli olduğunu tekrarlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “İlgili tüm kurumlarımızdan, bu doğrultuda içi dolu, tutarlı, uygulanabilir ve neticeye almaya yönelik çalışmalar bekliyorum” dedi.

“İNSAN GÜCÜMÜZÜ ZENGİNLİĞİMİZ HÂLİNE DÖNÜŞTÜREBİLMEK; KALİTELİ BİR EĞİTİMLE MÜMKÜNDÜR”

Eskiden beri söylenen “Türkiye’nin en büyük zenginliği “insan kaynağıdır” tespitinin eksik bir tespit olduğunu, insan gücümüzü zenginliğimiz hâline dönüştürebilmenin ancak kaliteli bir eğitimle mümkün olacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim meselesi öyle önemlidir ki, Türkiye’yi dershaneler ve kolejlerde yetiştirdikleri kişiler üzerinden teslim almaya teşebbüs eden örgütlerin saldırılarına dahi maruz kaldık. Evet, 15 Temmuz, daha öncesinde 17-25 Aralık, işte böyle bir organizasyonun ürünüdür. Türkiye’nin en parlak beyinlerini, eğitimin cazibesini kullanarak devşirip, zihinlerini kendi ülkesine ve milletine karşı kullanacak derecede iğdiş eden bir örgüte karşı en büyük mücadeleyi vereceğimiz yer, yine aynı alandır. Çocuklarımızı, tarihlerinden, kültürlerinden, medeniyetlerinden uzak tutmaya yönelik eğitim anlayışı, bu tür arızalar doğurmaya mahkûmdur. Biz çocuklarımıza doğruyu göstermezsek, birileri gelip kendi hain emellerini o doğruların yerine koymaktan çekinmezler. Bunun için diyoruz ki, insanımızı sadece kuru bilgiyle donatmak, yani öğretmek yetmez. Onu aynı zamanda dürüst, vicdanlı, ahlaklı, ülkesini seven, milletine hizmet aşkıyla dolu bir şekilde eğitmek zorundayız. Eğer biz tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet idealimizi evlatlarımızın gönüllerine ve düşüncelerine nakşedemezsek, birileri gelip kendi bölücü fikirlerini, sapkın inançlarını oraya zerk eder.”

Bu meselenin doğrudan doğruya kendimizi nereye; hangi inanca, hangi topluma, hangi toprağa, hangi geleceğe ait hissettiğimizle ilgili olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz ‘yerli ve millî’ dedikçe rahatsız olanlar, kendilerinin örnek aldığı kişilerin ve kurumların gerisine baktıklarında, hepsinin de benzer bir anlayışla çalıştıklarını göreceklerdir” dedi.

“BİZ, DÜRÜST SİYASET YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan ülkemizde birilerinin, terör örgütleriyle ilişkileri yüzünden kamudan ihraç edilen öğretmenler için dünyayı ayağa kaldırdığını hatırlatarak aynı çevrelerin, tüm masumiyetleri ve samimiyetleriyle çocuklarımıza eğitim hizmeti veren öğretmenlerin terör örgütü tarafından alçakça katledilmesi karşısında sus-pus olduklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, “Aybüke evladımızı nereye koyacağız? Necmettin evladımızı nereye koyacağız? Bunlar bu ülkede öğretmenlik için Güneydoğu’ya gittiler, ama şehit edildiler, fakat bir söz çıkmadı onlardan” dedi.

Almanya’da ki seçim sürecini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Almanya’da bir seçim oldu, bizde de bir referandum oldu. Bu referandum sürecinde Türkiye’ye nasıl saldırdıklarını gördünüz. Şimdi kendi seçimlerinde bize saldırıyorlar. Ya seçimin bizimle ne alakası var? Almanya’da seçim yapıyorsunuz, Almanya’da yaptığınız seçimde bizi niye kullanmaya çalışıyorsunuz? Ne oldu? Şimdi hükûmet kuramayacaklar bak göreceksiniz. Bu da birkaç aylarını alır, en az bir kaç aylarını alır. Hollanda saldırdı saldırdı, hâlâ hükûmet kuramıyor. Niye? Dürüst siyaset, dürüst politika çok önemli. Zannediyorlar ki, biz Türkiye’ye vurursak çok puan alırız, netice alırız! Hiç de alamıyorsunuz ve alamayacaksınız ki ve kaybedeceksiniz. Ama biz dürüst siyaset yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, zihinlerini ya bir terör örgütünün, ya da başka bir gücün emrine vermiş olanlarla ne eğitimi, ne adaleti, ne de başka bir meseleyi konuşma, müzakere etme imkânı bulanamayacağını, elinde sadece çekici olanın her şeyi çivi gibi göreceğini belirterek “Bunların da ellerinde sadece ihanet çekici olduğu için, sürekli Türkiye’ye ve Türk Milletine zarar vermek için uğraşıyorlar. Ama meydanı bunlara bırakmadık, bırakmayacağız. Büyük ve güçlü Türkiye yolunda çalışmayı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

Önceki HaberSonraki Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sakarya Zaferi’nin kazanıldığı 1921 yılı, Anadolu’daki bin yıllık varlığımızın da dönüm noktalarından biridir” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sakarya Zaferi’nin kazanıldığı 1921 yılı, Anadolu’daki bin yıllık varlığımızın da dönüm noktalarından biridir” için yorumlar kapalı 87957

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Zaferi’nin 100. yılı kutlama programında yaptığı konuşmada, “Sakarya Zaferinin kazanıldığı 1921 yılı, herhangi bir savaşın değil, Anadolu’daki bin yıllık varlığımızın da dönüm noktalarından biridir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polatlı Duatepe’de düzenlenen Sakarya Zaferi’nin 100’üncü yılı kutlama programına katılarak, bir konuşma gerçekleştirdi.

Sakarya Zaferi’nin kazanıldığı 1921 yılının, herhangi bir savaşın değil, Anadolu’daki bin yıllık Türk varlığının da dönüm noktalarından biri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Mücadele’nin en kritik safhasında kazanılan bu zaferle, başkenti tehdit eden düşman saldırısının önüne geçildiğini kaydetti.

Temmuz ayında Sakarya’nın doğusuna çekilmek zorunda kalan ordunun, milletin var gücüyle donatılması ve başına da Meclis’in Başkomutan olarak görevlendirdiği Gazi Mustafa Kemal’in geçmesi sayesinde bir ay içerisinde toparlanıp düşmanı yeniden Sakarya’nın batısına attığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Mücadele’nin en kritik sayfasında kazanılan bu zaferle başkenti tehdit eden düşman saldırısının önüne geçildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, top seslerinin Ulus’tan duyulmaya başlandığı bir süreçte kahraman ordunun adeta düşmana “dur” diyerek istiklal ile sonuçlanacak Büyük Taarruz’un müjdesini bu bölgede verdiğini kaydetti.

Çal Dağı’nda, Beştepe’de, Karlıtepe’de, Duatepe’de, Mangal Dağı’nda “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak” diye başlayan İstiklal Marşı’na ilham veren kahramanların Polatlı-Haymana hattında verdikleri büyük mücadeleyle isimlerini tarihe cesaretleri ve kanlarıyla kazıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “‘Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır’ anlayışıyla yürütülen bu savaşta vatanın her karışını kanlarının son damlasına kadar koruma kararıyla cephede yerini alan askerlerimiz zafer kesinleşene kadar aynı azimle mücadele etmiştir. Sakarya Meydan Muharebesi 1 yıl sonra 30 Ağustos Zaferi ile taçlanmış, 9 Eylül’de düşmanın İzmir’den denize dökülmesiyle de nihai amacına ulaşmıştır. Düşman Sakarya’dan geriye doğru çekilirken önüne çıkan her yeri ve her şeyi yakıp yıkarak, yüz kızartıcı nice katliama imza atarak gerçek yüzünü de göstermiştir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alagözler Sakarya Savaşı’nı bizzat yöneten İstiklal Harbi’nin Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere Millî Mücadele’nin zaferle sonuçlanmasında emeği geçen tüm komutanları, şehitleri, gazileri rahmetle, minnetle yâd etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütün şehitlerin ruhuna Fatiha okudu.

“SAKARYA ZAFERİ TARİHİMİZİN ÖNEMLİ YAPRAKLARINDAN BİRİDİR”

Sakarya Zaferi’nin tıpkı Malazgirt gibi, tıpkı Bursa’nın, Edirne’nin, İstanbul’un fethi gibi, bir tarafta Viyana kapılarını diğer tarafta Kızıldeniz’i kucaklayan şanlı tarihin önemli yapraklarından biri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Gazi Mustafa Kemal’in ‘Sakarya Melhame-i Kübra’sı, yani bir çeşit ‘kıyamet savaşı’ diye isimlendirdiği bu büyük zaferi Nazım Hikmet şöyle tasvir ediyor; ‘Sonra 23 Ağustos Sakarya Melhame-i Kübrası ki devamı 13 Eylül gününe kadardır. Bizim kırk bin piyademiz, dört bin beş yüz atlımız, düşmanın seksen sekiz bin piyadesi, üç yüz topu vardı. Harp meydanının kuzey yanı Sakarya ve dağlardır. Keskin ve dik yamaçlarıyla ve kireçli toprakları ve kayalarında tek başlarına, birbirinden uzak haşin ve münzevi çam ağaçlarıyla Abdülselam Dağı. Gökler Dağı, dağlar ve Sakarya’dan bu havalide yalnız çatal tırnaklı karacalar su içmektedir. Ankara suyunun döküldüğü yerden Eskişehir kuzeybatısına kadar Sakarya mecrası uçurumlar içinden geçmektedir. Güneyde ve güneydoğuda yapraksız ve hazin, geniş ve uzun ve insana bıraktığı hiçbir şeye acımadan ölmek arzusu veren Cihanbeyli Ovası: Çöl… Bu çölün, bu dağların ve bu nehrin ve bizim önümüzde 22 gün ve gece, fasılasız dövüşüp, düşman ordusu ric’ata mecbur kaldı’.”

Necip Fazıl Kısakürek’in de Sakarya Zaferi’nin nasıl bir ruhla kazanıldığını, millet ve vatan için nasıl bir mana taşıdığını Sakarya Türküsü ile anlattığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Türküsü’nden beyitler okudu.

“Millî Mücadele’nin adeta son kalesi olan Polatlı-Haymana hattında kazanılan bu zafer hikâyesi nesilden nesile aktarılarak İstiklal Harbi’mizi hangi şartlarda ve ne büyük fedakarlıklarla kazandığımızı unutturmamalıyız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Sakarya Savaşı’nın yaşandığı Polatlı ve Haymana’da hâlihazırda yedi anıt şehitliğimiz bulunuyor. Ayrıca bu zaferin kazanıldığı bölgeyi tarihî millî park ilan ederek kapsamlı bir ihya çalışması başlattık. Yaptığımız restorasyon çalışmalarıyla çarpışmaların yaşandığı bölgeleri, alt ve üst yapı tesisleri, ziyaretçi merkezleri, müzelerle donatarak tarih hafızamıza kazandırdık. Bu kapsamda yapılan Sakarya Meydan Muharebesi ve Türk Tarihi Tanıtım Merkezi ile Haymana Ziyaret Merkezi ve Şehit Binbaşı Hüseyin Avni Alparslan Şehitliği’nin açılışını canlı bağlantıyla gerçekleştireceğiz. Tüm bu eserleri, gelecek nesillere, verdiğimiz mücadelenin ve kazandığımız zaferlerin en doğru şekilde anlatılması bakımından önemli görevler ifa edeceğine inanıyorum.”

“TÜRK MİLLETİ, DİŞİYLE, TIRNAĞIYLA VERDİĞİ MİLLÎ MÜCADELESİNİ, KURDUĞU CUMHURİYETLE YENİ BİR BAŞLANGIÇ HÂLİNE GETİRMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Zaferi’nin akabinde, Ankara’da faaliyet gösteren Büyük Millet Meclisi ve hükûmetin, uluslararası alanda milletin asıl temsilcisi olarak kabul edilmeye başlandığını, bu durumun, sahada verilen mücadelenin diplomasi alanına da taşınmasını sağladığını söyledi.

İzmir’in kurtuluşunun ardından, vatan topraklarının kalan kısımlarında da kontrolü sağlayan Ankara hükûmetinin Osmanlı’yı siyasi ve ekonomik olarak boğan zihniyetle mücadeleye giriştiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir tarafından Sevr dayatması, diğer tarafında Misak-ı Millî iradesi olan bu çetin mücadelenin Lozan Antlaşması’yla sonuçlandığını ifade etti. Anadolu’dan tamamen sökülüp atılmak istenen Türk Milleti’nin dişiyle, tırnağıyla, tüm gövdesi ve ruhuyla verdiği Millî Mücadele’sini kurduğu Cumhuriyetle yeni bir başlangıç hâline getirdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bin yıllık vatanımız Anadolu’daki üçüncü büyük devletimiz Türkiye Cumhuriyeti, yaşadığımız onca badirelere, uğradığımız onca saldırılara rağmen 100. yılının eşiğine kadar gelmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki büyük kalkınma heyecanı daha sonra yerini taklitçi ve teslimiyetçi bir zihniyete bırakmıştır. Çok partili siyasi hayata geçişle birlikte vesayetin sinsi oyunlarına ve darbelerin yol açtığı hasarlara rağmen, milletimiz demokrasi ve kalkınma istikametinde ısrarcı bir tutum ortaya koymuştur. Geçtiğimiz dönemde ülkemizin nispi bir istikrar ve güven ikliminde ne büyük başarılara imza atabileceğini hep birlikte ispat ettik. Millî iradenin gücünün önünde ne vesayetin ne sosyal mühendislik hesaplarının ne terör örgütlerinin ne darbelerin duramayacağı gerçeğini cümle âleme gösterdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023’e endekslenen hedeflerin, aslında tıpkı Millî Mücadele’nin kendisi gibi küresel senaryolara karşı bir başkaldırı olduğunu söyledi. Türkiye’nin kendi verdikleri rollerin dışına çıkmasını istemeyenlere, alın teri ve kanla, istiklaline ve istikbaline sahip çıkan bir ülke olduğu gerçeğini kabul ettirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazıları hâlâ 2023 hedeflerimizi sıradan bir orta, uzun vadeli kalkınma programı sanmaya devam ediyor. Hâlbuki biz bu iradeyi ortaya koyarak Cumhuriyet tarihinin en iddialı ve cesur makas değişikliğini gerçekleştirdik. Demokrasi ve kalkınma standartlarımızı dünyanın en ileri ülkeleri seviyesine çıkartarak, asırlardır kuşatma altında tutulan medeniyet, tarih ve kültür ufkumuzu tekrar açmayı başardık” diye konuştu.

“EVLATLARIMIZA 2053 VİZYONUNU İNŞA EDECEKLERİ BİR MİRAS BIRAKMANIN GAYRETİ İÇERİSİNDEYİZ”

Bir yandan eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden spora her alanda asırlık ihmallerin telafisini gerçekleştirdiklerini, diğer yandan hak, hukuk, adalet, özgürlük alanlarında milletin uzunca bir süredir yaşadığı mağduriyetleri giderecek adımları attıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Böylece ülkemizi dünyanın yaşadığı büyük dönüşümleri, vaktini ve enerjisini kendi iç mücadeleleriyle heba eden bir konumdan, her alanda potansiyelini en üst seviyede kullanabilen bir yere geldik. Evlatlarımıza işte bu güçlü altyapının üzerinde 2053 vizyonunu inşa edecekleri bir miras bırakmanın gayreti içerisindeyiz. Elbette bu noktaya öyle kolay gelmedik. Son iki asırda yaşadığımız ne badire varsa hepsinin de benzerleri önümüze çıkartıldı. Dikkatimizi hedeflerimizden uzaklaştırmak için dört bir tarafımızdan çekiştirildik, taciz edildik. Hamdolsun tüm bu engelleri Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle aşarak, bugün bulunduğumuz yere ulaştık. Küresel siyasi ve ekonomik sistemin yeniden yapılanma sancıları yaşadığı bir dönemde, Türkiye olarak sahip olduğumuz imkânlardan aldığımız güçle, yönümüzü hep geleceğe dönüp, istikametimizi belirleyerek oraya doğru yürüyoruz. Terör tehditlerinden bölgesel krizlere, küresel ısınma ve çevre felaketleri gibi yeni önceliklere kadar her alanda kendimize olumlu yönde ayrıştırarak hedeflerimize doğru yürümeyi sürdürüyoruz. Bir süredir ardı ardına yüzüncü yıllarının kutlamalarını yaptığımız Millî Mücadele’mizin sembol adımlarının her birini geçmişin muhasebesinin yapılması ve geleceğin istikametinin belirlenmesi bakımından önemli vesileler olarak görüyoruz. Hiç şüphesiz bu adımların zirvesini hiç endişe etmeden 29 Ekim 2023’te vasıl olacağımız Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı oluşturuyor. Rabbimden, milletimize daha nice yüz yıllarını kutlayacağı büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası mücadelesini başarıyla neticelendirmeyi nasip eylemesini diliyorum.”

“KENDİMİZE DAHA ÇOK GÜVENİYOR, GELECEĞİMİZE DAHA UMUTLA BAKIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün dünyada tarih, köken, inanç ve kültür bakımından bütünlüğü olmayan, devlet geçmişi birkaç asrı bulmayan, heybesinde sömürgecilikten katliamlara kadar nice ayıbı gizleyen pek çok ülke olduğunu dile getirdi. Sahip oldukları güvenlik ve refah iklimiyle, tüm bu eksikliklerini kapatmaya çalışanların, gerçekten çetin sınamalarla karşı karşıya kaldıklarında nasıl lime lime döküldüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İnanın dökülüyorlar, ayakta duracakları mecalleri yok. Türkiye’nin yaşadığı saldırıların, maruz kaldığı gizli açık ayak oyunlarının, içinden geçtiği imtihanların sadece birini bile kaldıramayacak ülkeler var. Salgından tabii afetlere kadar son dönemde yaşanan her olağanüstü durum bu tabloyu daha da belirgin hâle getiriyor. Hamdolsun biz milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine sahip çıkması, arkamızdaki binlerce yıllık devlet geleneğinin gücü, yüz milyonlarca mazlum ve mağdurun duası sayesinde dimdik ayaktayız. Bilhassa son dönemde yaşadıklarımızın ardından artık kendimize daha çok güveniyor, geleceğimize daha umutla bakıyoruz. 2023’e yaklaştıkça bu güven ve umut zeminini bozmaya yönelik tacizlerin artması doğru istikamette gittiğimizin işaretidir. Cumhur İttifakı olarak geleceğimize daha özgüvenle yürüyoruz. Daha özgüvenle de inşallah bunu başaracağımıza inanıyoruz. Milletimiz, Millî Mücadele günlerinden bu yana sahip olduğu o derin irfan hasletiyle tercihini hep ülkesi ve kendisi için doğru olandan yana kullanmıştır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendileri için esas olanın millet iradesi olduğunu belirterek “Cumhuriyet’imizin 100. yılında Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkarmayı hedefleyen mücadelemizin başarıya ulaşması için son nefesimize kadar çalışacağız. Onun için tek millet, tek vatan, tek devlet ve tek bayrak. Malazgirt’ten bu yana kazandığımız hiçbir zafer gibi bunun da kolay olmayacağını biliyoruz. Dışarıdan ve içeriden pek çok engeli aşarak bugünlere nasıl geldiysek inşallah menzile de o şekilde ulaşacağız. Bunun için de bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız ve hep birlikte Türkiye olacağız” dedi.

Sakarya Meydan Muharebesi’nde canlarını ortaya koyan gazilere, bu uğurda bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen şehitlere, hatıraları asla unutulmayacak kahramanlara Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkomutan Gazi Mustafa Kemal’i ve bu zaferin kazanılmasında emeği geçen herkesi şükranla anarak büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası mücadelesine ilham veren ecdadın tüm sembol isimlerinin her birini minnetle yâd etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Duatepe Anıtı’na gelişinde elinde Türk bayrağı olan gençler tarafından karşılandı. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Mangal Dağı’nda bir siperde bulunan, üzerinde mermi izi yer alan, Osmanlıca “padişahın askerleri” anlamına gelen “asakir-i şahane” yazan kemer tokasını hediye etti.

 

Tekne Firmaları | İstanbul Türkiye Tekne Firmaları | İstanbul Türkiye için yorumlar kapalı 3415

TEKNE FİRMALARI BURADA
KEŞFEDİN https://www.setmarine.com.tr

2 EL  . YAT,TEKNE,MEGA YAT ,YELKENLİ FİRMALARI | TÜRKİYE

Absolute, Admiral, Aicon, Airon, Albin, Alen, Alfamarine, Alfastreet Marine, Alm, Altena, Antago, Antaris, Apreamare, Aquanaut Aquastar, Arcadia Yachts, Arno, Arno Leopard, Atlantic, Atlantis, Austin Parker, Axopar, Azimut, Baglietto, Baia, Bandido, Bayliner, Belize, Beneteau, Benetti, Benetti Sail Division, Bering, Bertram, Birchwood, Blu Martin, Bluegame, Bluewater, Bluewater Yachts, Broom,

Broward, Bruno Abbate, Bugari, Burger, CHB, CL Yachts, CRN, Californian, Canados, Cantieri Estensi, Cantieri di Pisa, Cantieri di Sarnico, Carnevali, Carver, Cayman, Cerri Cantieri Navali, Cheoy Lee, Chris-Craft, Christensen, Cigarette, Codecasa, Colvic, Conam, Concept, Cranchi, Crescent, Crownline, Cruisers, Cruisers Yachts, Custom Line, Dalla Pieta, De Vries Lentsch, DeFever, Dellapasqua, Delta Powerboats,
Doggersbank, Dominator, Doqueve, Dreamline, Dyna, Elegance, Enterprise Marine, Evo Yachts, Explorer,

Fairline, Falcon, Feadship, Ferretti Yachts, Fiart, Filippetti, Fjord, Fleming, Fountain, Four Winns, Frauscher, Gagliotta, Galeon, Gianetti, Gobbi, Grand Banks, Greenline, Gulf Craft, Gulfstar, Guy Couach, Hampton, Hargrave, Hatteras, Heesen, Heysea, Hinckley, Horizon, Huckins, Hunt Yachts, ISA, Ilver, Innovazione e Progetti, Interboat, Intermarine, Invictus, Italcraft, Italian Vessels, Itama, Jaguar,

Jefferson, Jetten, Johnson, Kha Shing, La Mare, Larson, Lazzara Yachts, Linssen, Luhrs, Lurssen, MJM Yachts, Magnum, Mainship, Maiora, Majesty, Mangusta, Marex, Marine Trader, Marinette, Maritimo, Marlow, Marquis, Matthews, Maxum, Mengi Yay, Menorquin, Meridian, Mochi Craft, Mondomarine,
Monk, Monte Carlo, Monte Carlo Yachts, Monte Fino, Monterey, Moonen Mulder, Naval Yachts,

Navigator, Neptunus, Nimbus, Nomad, Northwest, Numarine, Ocean Alexander, Ocean King, Ocean Yachts, Oceanfast, Offshore Yachts, Okean, Otam, Outback Yachts Outer Reef Trident, Outer Reef Yachts, Pacemaker, Pachoud Yachts, Pacific, Pacific Mariner, Palmer Johnson, Pama, Paragon, Pearson, Pedro, PerMare, Pershing, Pilot, Posillipo, President, Prestige, Quicksilver, RMK Marine, Raffaelli, Rhea,

Rinker, Rio Yachts, Riva, Riviera, Rizzardi, Rodman, Roughwater, Ruby, Sabre,AB, Absolute, Admiral, Aicon, Airon, Albin, Alen, Alfamarine, Alfastreet Marine, Alm, Altena, Antago, Antaris, Apreamare, Aquanaut Aquastar, Arcadia Yachts, Arno, Arno Leopard, Atlantic, Atlantis, Austin Parker, Axopar,
Azimut, Baglietto, Baia, Bandido, Bayliner, Belize, Beneteau, Benetti, Benetti Sail Division, Bering, Bertram, Birchwood, Blu Martin, Bluegame, Bluewater, Bluewater Yachts, Broom, Broward, Bruno

Abbate, Bugari, Burger, CHB, CL Yachts, CRN, Californian, Canados, Cantieri Estensi, Cantieri di Pisa, Cantieri di Sarnico, Carnevali, Carver, Cayman, Cerri Cantieri Navali, Cheoy Lee, Chris-Craft, Christensen, Cigarette, Codecasa, Colvic, Conam, Concept, Cranchi, Crescent, Crownline, Cruisers,

Cruisers Yachts, Custom Line, Dalla Pieta, De Vries Lentsch, DeFever, Dellapasqua, Delta Powerboats, Doggersbank, Dominator, Doqueve, Dreamline, Dyna, Elegance, Enterprise Marine, Evo Yachts, Explorer, Fairline, Falcon, Feadship, Ferretti Yachts, Fiart, Filippetti, Fjord, Fleming, Fountain, Four Winns,

Frauscher, Gagliotta, Galeon, Gianetti, Gobbi, Grand Banks, Greenline, Gulf Craft, Gulfstar, Guy Couach, Hampton, Hargrave, Hatteras, Heesen, Heysea, Hinckley, Horizon, Huckins, Hunt Yachts, ISA, Ilver, Innovazione e Progetti, Interboat, Intermarine, Invictus, Italcraft, Italian Vessels, Itama, Jaguar, J

efferson, Jetten, Johnson, Kha Shing, La Mare, Larson, Lazzara Yachts, Linssen, Luhrs, Lurssen, MJM Yachts, Magnum, Mainship, Maiora, Majesty, Mangusta, Marex, Marine Trader, Marinette, Maritimo, Marlow, Marquis, Matthews, Maxum, Mengi Yay, Menorquin, Meridian, Mochi Craft, Mondomarine,

Monk, Monte Carlo, Monte Carlo Yachts, Monte Fino, Monterey, Moonen Mulder, Naval Yachts, Navigator, Neptunus, Nimbus, Nomad, Northwest, Numarine, Ocean Alexander, Ocean King, Ocean Yachts,
Oceanfast, Offshore Yachts, Okean, Otam, Outback Yachts Outer Reef Trident, Outer Reef Yachts, Pacemaker, Pachoud Yachts, Pacific, Pacific Mariner, Palmer Johnson, Pama, Paragon, Pearson, Pedro,

PerMare, Pershing, Pilot, Posillipo, President, Prestige, Quicksilver, RMK Marine, Raffaelli, Rhea, Rinker, Rio Yachts, Riva, Riviera, Rizzardi, Rodman, Roughwater, Ruby, Sabre, Salpa, Sanlorenzo, Sarnico, Sasga Yachts, Sea Ray, Sealine, Silverton, Sirena, Solare, Stealth, Steeler, Storebro, Sundeck Yachts, Sunreef,

Sunseeker, Super Van Craft, Tecnomar, Terranova Yachts, Tiara Yachts, Tollycraft, Trinity Yachts, Trojan, Trumpy, Tuna, Uniesse, Uniflite, VZ, Valk, Van der Heijden, Van der Valk, VanDutch, Viking, Vitters, West Bay, Westport, Windy, Hide, Salpa, Sanlorenzo, Sarnico, Sasga Yachts, Sea Ray, Sealine, Silverton, Sirena,

Solare, Stealth, Steeler, Storebro, Sundeck Yachts, Sunreef, Sunseeker, Super Van Craft, Tecnomar, Terranova Yachts, Tiara Yachts, Tollycraft, Trinity Yachts, Trojan, Trumpy, Tuna, Uniesse, Uniflite, VZ, Valk, Van der Heijden, Van der Valk, VanDutch, Viking, Vitters, West Bay, Westport, Windy, Hide,

TÜRKİYE , Amerika Birleşik Devletleri ,Almanya, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İrlanda, İspanya, İsveç, İtalya, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, Slovenya